DUYGULARIMIZIN ÇIKIŞ NOKTALARINI GÖZDEN GEÇİRELİM

Ağlama üzüldüğün belli olmasın.” “Kırıldığını belli etme seni zayıf sanarlar.” “Çok öfkelenme yoksa seni daha az insan sever.” “Çok verici olmalısın ki seni bencil zannetmesinler.”

Zihnimizin bize sürekli söylediği o meşhur cümleler. Bazen ailemizin, bazen öğretmenlerimizin, bazen model aldığımız kişilerin, kısaca tüm toplumun içimize yerleştirmiş olduğu sesler. Bir süre sonra kimin yerleştirmiş olduğunun pek bir anlamı kalmıyor. Sinsice içimize giriyor ve iç sesimiz haline geliyor. İç sesimiz gün içinde bizi sürekli ziyaret ettiğinden dolayı da artık onu bir misafir gibi görüp ağırlama gereği duymamaya başlıyoruz. Kısaca, bizim evden biri oluyor. Böylece, ona güvenimiz pekişiyor ve her söylediğini sorgulamadan kabul etmeye başlıyoruz. Tüm duygularımızın bir şekilde saklandığı, sırlaştırıldığı ve bastırıldığı bir güne uyanıyoruz her sabah. “O ne hissettiğimi anlamasın”, “bu ne düşündüğümü fark etmesin” derken iç seslerimiz nedeniyle kalbimize kabuklar bağlıyor, bir süre sonra da neredeyse kendimizi hissedemez hale geliyoruz. Yani kendimize yabancılaşıyoruz… “O anlamazsa, bu anlamazsa, hatta kendim bile anlamazsa, kim anlayacak?” İşte bu konuda en anlayışlı bedenimiz çıkıyor. Beden anlıyor. Kayıt tutuyor. Vücudumuzun her köşesine saklanmışlıklarımızı serpiştiriyoruz. Bir bakıyoruz; biz ağlamasak da, gözlerimiz ağlıyor, başımız ağrıyor, göğsümüz sıkışıyor. Bazen ellerimizde daha önce görmediğimiz kırmızı noktalar çıkıyor aniden ya da boynumuzda garip bir ağrı boy gösteriyor. Hücrelerimize kadar ulaşan mesajlar gün geliyor onlara da karışmaya başlıyor. Ya çalışmalarını sekteye uğratıyor ya da kendilerine yabancı cisimcikler ekliyor. Duygular, duygulardır. Aniden ortaya çıkabilir, aniden kaybolabilir ya da yıllarca içimizde bir yerlerde saklı bir şekilde çıkmak için doğru zamanı bekleyebilirler. Tam olarak bize ait olan, atsan atılmaz, satsan satılmaz. Önce bizden kabul beklerler, küçük bir çocuk gibi. Onaylanmak, sarmalanmak, şefkat gösterilmek için küçük bahaneler ararlar.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.