“POS Cihazı Alırken En Çok Yapılan 3 Hata: Ä°ÅŸletmeler Bu Uyarıyı Göz Ardı Etmemeli!”
İşletmenize POS cihazı almak sadece ödeme almakla sınırlı kalmayan, operasyonel verimliliği doğrudan etkileyen stratejik bir adımdır. Ancak birçok işletme sahibi, aceleyle ya da eksik bilgiyle verdiği kararlar nedeniyle zamanla operasyonel kayıplarla karşı karşıya kalabiliyor.
Piyasada çok sayıda POS cihazı sağlayıcısı bulunması, seçenek fazlalığı gibi görünse de yanlış tercihler yapılmasını kolaylaştırabiliyor. Özellikle ilk defa POS cihazı temin eden işletmeler, bazı kritik detayları gözden kaçırabiliyor. Bu yazıda, işletmelerin en sık yaptığı üç önemli hatayı bulabilir, bu hatalardan nasıl kaçınabileceğinizi adım adım inceleyebilirsiniz. İster küçük bir kafe işletin ister zincir mağazalar yönetin; aşağıdaki uyarılar işinizin ödeme sistemlerinde fark yaratabilir.
1. Ucuz Cihaz Seçerken Uzun Vadeli Maliyeti Göz Ardı Etmek
POS cihazı satın alırken pek çok işletme sahibi doğal olarak maliyet odaklı düşünüyor. En düşük fiyatlı cihazı tercih etmek, kısa vadede mantıklı gibi görünse de uzun vadede ciddi maliyetlere yol açabilecek stratejik hata olabiliyor. Çünkü POS cihazı yalnızca ilk alım fiyatıyla değerlendirilmemesi gerekiyor; sunduğu hizmet kalitesi, teknik destek süreci, yazılım güncellemelerini de düşünmelisiniz.
Uygun fiyatlı kabul edilen cihazlar çoğunlukla sınırlı özellikler sunuyor. Örneğin sadece sabit kullanıma uygun olabiliyor veya kablosuz mobil ödeme desteğini barındırmayabiliyor. Bununla birlikte, bu tür cihazlar genellikle bankalarla entegre çalışmakta zorlanabiliyor, bu da ödeme alma sürecinizin aksamasına neden oluyor. Ayrıca uygun fiyatlı cihazların bazıları sadece tek bankaya bağlı olarak çalışıyor, bu da size ödeme alma konusunda esneklik sağlamıyor.
Her ÅŸeyden önemlisi, bu cihazlar yüksek komisyon oranlarıyla çalışabiliyor. ÖrneÄŸin düşük maliyetli görünen cihaz, her iÅŸlemde %3’ün üzerinde komisyon kesintisi yapıyorsa, ay sonunda ciddi kayıplara yol açıyor. Ä°ÅŸletmenizin günlük cirosunu düşündüğünüzde, aylık ya da yıllık bazda fark yaratıyor.
2. İşletmenin İhtiyacına Uygun Özellikleri Değerlendirmemek
Birçok işletme, POS cihazı alırken kendi iş modeline en uygun özellikleri değerlendirmeden karar veriyor. Oysa her işletmenin ödeme alma ihtiyaçları farklılık gösteriyor. Küçük bir kafe, sokakta satış yapan bir girişimci ya da çok şubeli mağaza zinciri aynı POS cihazıyla verimli çalışamıyor.
Örneğin sabit POS cihazı sadece tezgâh üzerinden hizmet veren işletmeler için yeterli olurken, sahada hizmet veren işletmeler mobil POS cihazlarına ihtiyaç duyuyor. Ancak çoğu işletme bu farkı göz ardı ediyor, ihtiyaç duyduğu esnekliği sağlayamayan cihazlarla yola çıkıyor. Sonuç olarak hem müşteri deneyimi zayıflıyor hem de ödeme süreçleri aksıyor.
Bir diğer önemli nokta POS cihazının yazar kasa, stok takibi ya da e-fatura gibi sistemlerle entegrasyon sağlayıp sağlamadığı oluyor. Özellikle orta büyük ölçekli işletmelerde bu entegrasyonlar büyük kolaylık sağlıyor. Fakat birçok işletme entegrasyon seçeneklerini araştırmadan cihaz alıyor, sonrasında manuel işlemlerle zaman kaybediyor.
Temassız ödeme desteği, QR kod ile ödeme alma, çoklu para birimi kabulü gibi günümüzün dijitalleşen dünyasına uygun özellikler de işletmenin geleceğe uyum sağlamasında kritik rol oynuyor. Bu teknolojilere sahip olmayan cihaz, sizi rakiplerinizin gerisine düşürebiliyor.
3. Hizmet ve Destek Altyapısını Araştırmamak
POS cihazı alırken birçok işletme hizmet kalitesini ikinci plana atıyor. Cihazın çalışmadığı, bağlantının koptuğu ya da yazılımın hata verdiği anlarda bu ihmal çok ciddi sorunlara yol açıyor. Çünkü işin aslı şu: POS cihazı kadar, onu destekleyen servis altyapısı da önemli rol oynuyor.
Bazı cihaz sağlayıcıları yalnızca satış sonrası süreçlerde değil, satış öncesinde de sınırlı bilgi veriyor. Cihaz bozulduğunda kimle iletişime geçileceği, ne kadar sürede müdahale edileceği, yedek cihaz temini olup olmadığı gibi sorular yanıt bulmadan cihaz alınmış oluyor. Bu da, ödeme sistemlerinin durduğu her dakika işletmenizin hem maddi hem de itibar anlamında kayıp yaşamasına neden oluyor.
Özellikle küçük işletmeler, destek hattına ulaşamadığında süreci kendi başına çözmeye çalışıyor. Bu durum zaman kaybına yol açıyor ve müşterilerle yaşanan sorunlar büyüyebiliyor. Oysa güvenilir sağlayıcı, teknik sorun yaşadığınızda size hızlı dönüş yapıyor, gerektiğinde uzaktan müdahaleyle cihazı tekrar çalışır hâle getiriyor.
Cihazı almadan önce sağlayıcının teknik destek ağına, kullanıcı yorumlarına ve çözüm süresine mutlaka göz atmak gerekiyor. Unutmayın, POS cihazının sadece fiziksel donanımı değil, arkasındaki destek sistemi de işinizi ayakta tutan unsurlar arasında yer alıyor.
Doğru POS Cihazı Seçimi için İpuçları
Yanlış cihaz seçiminin işletmenize neler kaybettirebileceğini artık net şekilde görüyorsunuz. Peki doğru cihazı seçmek için nelere dikkat etmelisiniz? Altta verilen temel ipuçlarını takip ederek işletmenize en uygun çözümü bulabilirsiniz:
- Önce işletmenizin neye ihtiyacı olduğunu netleştirmelisiniz. Mobil kullanım, temassız ödeme, çoklu kullanıcı desteği gibi özelliklere ihtiyacınız var mı, belirleyerek karar verebilirsiniz.
- Sadece cihazın satış fiyatına değil; komisyon oranlarına, hizmet bedellerine ve teknik destek koşullarına da mutlaka bakmanız tavsiye ediliyor.
- Teknik desteği güçlü, kullanıcı deneyimi pozitif olan firmalarla çalışmaya özen gösterebilirsiniz. Cihazın arkasındaki ekosistem en az cihaz kadar önemli.
Siz de hızlı, güvenilir ve işletmenizin ihtiyaçlarına göre şekillenen bir POS çözümü arıyorsanız, PayTR’ın sunduğu hizmetlere göz atabilirsiniz. PayTR, farklı ölçeklerdeki işletmelere özel olarak geliştirdiği POS cihazları ve sanal POS çözümleriyle öne çıkıyor. Üstelik 7/24 teknik destek ve kolay kurulum avantajıyla, işinizi güvenle büyütebilirsiniz. POS cihazı alırken yapılan hatalardan ders çıkararak, işletmenize en uygun çözümü seçmek sizin elinizde!
