“SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK, 25 YILDIR SAHİBİNDEN.COM’UN MERKEZİNDE OLAN BİR DEĞER”
Sahibinden.com, güçlü teknolojik altyapısı ve çağın şartlarına uygun olarak geliştirdiği iş modeli ile 25 yıldır hikayesini kullanıcılarıyla paylaştığı mutlu anlar üzerine kuruyor. Güvenilirlik, kapsayıcılık, sürdürülebilirlik ve toplumsal fayda üzerine inşa ettiği stratejisinde insanı ve teknolojiyi harmanlayan şirket, iletişim stratejisiyle de toplumsal fayda yaratıyor. Business Türkiye okuyucuları için sorularımızı yanıtlarken spordan döngüsel ekonomiye kadar her alanda gerçekleştirdikleri katkıları bizlerle paylaşan sahibinden.com Kurumsal İletişim Direktörü Sanem Çetmin, kurumsal iletişim yaklaşımlarının dinamiklerini ve 2026 yılı yol haritalarını aktarıyor.
Kurumsal iletişim yaklaşımınızı ve stratejinizin temel yapı taşlarını bizimle paylaşabilir misiniz?
sahibinden.com’un 25 yıllık yolculuğuna dönüp bakıldığında ortaya çıkan ana tema “insanların hayatlarındaki önemli anlarda yanlarında olabilmek”. İlk evini alan bir aileden, ilk arabasını alan bir gence ya da üniversiteye hazırlanan bir öğrencinin bilgisayarına kavuşmasına kadar… Bugün milyonlarca insanı buluşturan bir ekosistem olan sahibinden.com’un arkasında hep bu değerli hikayeler var.
Kurumsal iletişim anlayışımızı da bu hikayeler üzerine kuruyoruz. Bizim için iletişim sadece bilgi aktarmak değil, projelerimizde, lansmanlarımızda bu hikayeleri insanlarla paylaşmak, görünür kılmak da bir o kadar önemli. Stratejimizi dört temel değer üzerine inşa ettik: Güvenilirlik, kapsayıcılık, sürdürülebilirlik ve toplumsal fayda. Kulağa teorik gibi gelebilir ama hepsinin hayatımızda çok somut karşılığı var.
sahibinden.com bir teknoloji girişimi ama bizi farklı kılan, teknolojiye insan dokunuşunu katabilmek. Örneğin teknoloji ekiplerimizin geliştirdiği yapay zekayla fotoğraftan araç tanıma özelliğini deneyimsel şekilde anlatmak kadar bunun kullanıcıya kazandırdığı zamanı, hayatını nasıl kolaylaştırdığını gösterebilmek de bir o kadar önemli.
Kurumsal iletişim stratejiniz içinde spor iletişiminin nasıl bir rolü bulunuyor? Bu alandaki iş birlikleriniz ve projelerinizden bahsedebilir misiniz?
Türkiye’nin sahibinden.com’u olarak sporun birleştirici gücünü iletişime taşımak bizim için çok kıymetli. sahibinden.com’un milli takımlarımıza verdiği desteği biz de en iyi şekilde kitleler ile buluşturmak üzere iletişim aksiyonları alıyoruz. Milli takımlarımızın katıldığı turnuvalarda onların heyecanına ortak oluyor, düzenlediğimiz izleme etkinlikleriyle daha fazla sporseveri takımlarımızı desteklemeye davet ediyoruz.
Kadın ve Erkek A Milli Futbol Takımları sponsorluğumuzla futbola olan sevgimizi göstermenin yanı sıra toplumsal cinsiyet eşitliğine inancımızı da ortaya koyuyoruz. Gençlere “Ben de yapabilirim” dedirten Filenin Sultanları ve Efeleri’nin başarılarının bir parçası olmak bize gurur veriyor. Türkiye Milli Paralimpik Komitesi sponsorluğumuz içerisindeki hikayelerle ise çeşitliliğin ve dayanışmanın gerçek gücünü hatırlatıyoruz.
Duyarlı iletişim, son yıllarda öne çıkan kavramlardan biri. Güçlü bir marka olarak bu kavramı nasıl değerlendiriyorsunuz? Markaların toplumsal hassasiyetlere ve bu anlamda tüketici beklentilerine karşı yaklaşımı nasıl olmalı?
sahibinden.com, Türkiye’nin dört bir yanından insanın yollarının kesiştiği bir ekosistem… Bu yüzden iletişimimizin kalbinde her zaman kapsayıcılık, empati ve samimiyet var.
Kadın sporunu desteklerken genç kızların hayallerine sahip çıkıyor, Paralimpik sporcuların hikayeleriyle farklılıkların engel değil, güç olduğunu görünür kılıyoruz. Çevre dostu uygulamalarımız ve sürdürülebilirlik raporlarımızla ise yarını düşünerek adım atıyoruz.
Kendimize hep “Gerçekten fark yaratıyor muyuz?” diye soruyoruz. Çünkü insanlar markanın niyetini çok hızlı anlıyor. Samimiyet varsa bağ kalıcı oluyor. Yoksa en güçlü mesaj bile bir anlam ifade etmiyor.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.
