“TEKNOLOJİYLE GELECEĞİN LOJİSTİK ALTYAPISINI BUGÜNDEN İNŞA EDİYORUZ”
Atilla ALVER – HepsiJET Genel Müdürü
Teknoloji ve kalite odaklı bir yaklaşımı benimseyerek, hizmetlerini dinamik ve müşteri merkezli şekilde geliştirmeyi misyon edinen HepsiJET, e-ticarette yaşanan değişimleri de başarıyla yönetiyor. Öncü projeleriyle sektöre yeni bakış açıları kazandıran şirket, perakende operasyonu yürüten markalara ulaşarak onlara hızlı ve güvenilir lojistik çözümler sunmayı amaçlıyor. Business Türkiye okuyucuları için sorularımızı yanıtlayan HepsiJET Genel Müdürü Atilla Alver, sektörde imza attıkları ilkleri, lojistikte dijitalleşme süreçlerini ve sürdürülebilirlik alanında üstlendikleri misyonu bizlerle paylaşıyor.
► HepsiJET olarak sektördeki yerinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
HepsiJET, 2017 yılında Hepsiburada ekosisteminin önemli bir parçası olarak yola çıktı. Bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin tüm illerinde 250’den fazla şubesi, 22 transfer merkezi ve 4 bine yakın taşımacısıyla, teknolojiyi odağına alan ve müşteri deneyimini sürekli geliştiren bir markayız. Hepsiburada platformu dışında 4 bine yakın perakendeciye hizmet veriyoruz. 2025’in ilk yarısına baktığımızda, dış müşteriler tarafında geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 34 oranında hacim artışı yakaladık. E-ticaretin büyümesiyle birlikte tüketici beklentileri de ciddi anlamda değişirken, biz de bu değişime yön veren oyuncuların başında geliyoruz.
Lojistikte kullanıcı deneyimini yeniden tanımlayan birçok yenilikçi projeye imza attık. Müşterilerimize zamanlarını daha verimli kullanma imkanı tanıyan “Bugün Teslimat”, “Yarın Teslimat”, “Randevulu Teslimat” ve “Kapıdan Randevulu İade” gibi esnek teslimat ve iade çözümleriyle sektörde fark yaratıyoruz. Türkiye’de bir ilk olan “Evden Randevulu Kolay İade” hizmetimizi hayata geçirerek iade süreçlerini kullanıcılarımız için zahmetsiz ve konforlu hale getirdik. “Eskiyi Kapında Yenile” projemizi Getmobil iş birliğiyle devreye alarak kullanılmayan elektronik ürünlerin değer kazanmasını sağlayan çevreci ve kullanıcı dostu bir lojistik modeli sunuyoruz. Türkiye’de ilk kez 81 ilde birden “Pazar Günü Teslimat” hizmetimizi müşterilerimize sağlıyoruz. Bireysel müşterilerimizin büyük hacimli ürünleri için özel olarak konumlandırdığımız ve büyük ilgi gören HepsiJET XL hizmetimiz faaliyetlerine devam ediyor. Son olarak perakende alanında faaliyet gösteren iş ortaklarımızın mağaza ve depo arasındaki teslimat süreçlerini hızlı ve verimli şekilde yönetttiğimiz B2B hizmetimizi de başlattık. Yenilikçilik sektördeki varlık nedenimiz. Ekibimiz her gün daha inovatif bir marka olmak adına çalışıyor.
► Lojistikte dijitalleşme artık bir zorunluluk haline geldi. Operasyonel mükemmeliyet için teknolojiden ne şekilde faydalanıyorsunuz?
Bizim için teknoloji, müşteri deneyiminin kalbinde yer alan stratejik bir unsur. Bu kapsamda en başından beri teknolojiyi iş modelimizin ayrılmaz bir parçası olarak konumlandırdık. Yapay zeka destekli lojistikten rota optimizasyonuna, sorter ve robot teknolojilerinden gelişmiş teslimat takip sistemlerine ve çevreci uygulamalara kadar uzanan geniş bir teknoloji yelpazesinde projeler geliştiriyoruz. Müşteri deneyimini en üst seviyeye taşımak için SMS üzerinden adres güncelleme, teslimat tarihini erteleme ve komşuma bırak gibi kullanıcı dostu çözümler sunuyoruz. Canlı takip özelliğiyle müşterilerimiz, kargolarını anlık olarak izleyebiliyor. Bu da şeffaflığı ve güveni artırıyor. Operasyonlarımızın arka planında ise yapay zeka destekli sistemler çalışıyor. Yapay zeka, otomasyon ve veri analitiği lojistik süreçlerin tam kalbinde. Adres sınıflandırmalarını ve müşteri geri bildirimlerini bu sistemlerle analiz ediyor, gönderi tahminleme modellerimizle özel dönemlerdeki yoğunlukları önceden öngörebiliyoruz. Hangi konularda sıkıntı yaşandığını, nerelerde iyileştirmeye ihtiyaç duyulduğunu net şekilde görebiliyoruz. Tüm bu teknolojiler sayesinde geleceğin lojistik altyapısını da bugünden inşa ediyoruz.
► Sektörde imza attığınız ilklerden biri de Getir Kazan projesi. Bu modelin çıkış noktası ne? Ne tür faydalar sağlıyor?
Getir Kazan, aslında yeni nesil bir iş yapış anlayışına sahip. Sadece bizim için değil, tüm ekosistem için değer üreten bir model. Getir Kazan ile HepsiJET’in sahadaki gücünü topluluklarla birlikte büyüttüğü yenilikçi bir iş ortaklığı yapısı sunuyoruz. Sisteme katılan bireyler, çevrelerindeki potansiyel kurumsal müşterileri HepsiJET ile tanıştırarak her taşınan paket üzerinden düzenli bir gelir elde ediyor. En önemlisi de bu gelir tek seferle sınırlı değil. Kazandırılan firma HepsiJET ile çalışmaya devam ettiği sürece kazanç da sürüyor. Böylece sisteme dahil olanlar, kendi çevrelerinden yola çıkarak sürdürülebilir bir gelir modeline kavuşma imkanına sahip oluyor.
► B2B teslimat süreçlerindeki hizmetleriniz neler?
Hepsiburada dışındaki müşterilerimizin toplam taşıma hacmimiz içindeki payı yüzde 40’ı aştı. Bu seneki hedefimiz perakende ve e-ticaret alanında faaliyet gösteren daha fazla firmanın çözüm ortağı olmak. Yakın dönemde hayata geçireceğimiz yepyeni bir hizmetle perakende operasyonu yürüten tüm markalara ulaşarak onlara hızlı, güvenilir ve ölçeklenebilir lojistik çözümler sunmayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda odağımızda, kurumsal firmalara özel olarak geliştirdiğimiz yeni hizmet modelimizden bahsetmek istiyorum. Bugüne kadar e-ticaret ve perakende alanında edindiğimiz dağıtım tecrübemizle artık kurumsal müşterilerimize hizmet vermeye başladık. Bu kapsamda Türkiye’nin önde gelen markalarıyla mağazalar ve depolar arası teslimat süreçlerinde aktif olarak iş birliği yürütüyoruz. Perakende alanında faaliyet gösteren iş ortaklarımız mağaza ve depo arasındaki teslimat süreçlerini HepsiJET ile hızlı ve verimli şekilde yönetebilecek.
► Yakın zamanda hayata geçirdiğiniz “Pazar Günü Teslimat” hizmeti nasıl başladı, nasıl gidiyor?
Tüketiciler alışverişlerinin ne zaman ve nasıl teslim edileceği konusunda esneklik talep ediyor. Biz de müşterilerimizin beklentilerine karşılık verebilmek için Türkiye’nin 81 ilinde “Pazar Günü Teslimat” hizmetimizi devreye soktuk. Bu kapsamda pazar günü teslimat çözümümüzle Hepsiburada’daki müşterilerimizin günlük programlarına uyum sağlamaya devam ediyoruz. Teslimatın pazar gününe yayılması, aynı zamanda hafta içi teslimat trafiğini de dengeleyerek operasyonel yoğunlukların önüne geçiyor. Siparişlerin pazar günü teslim edilmesiyle, ürünlerin müşterilere ulaşma süresi kısalıyor ve teslimat süreçlerinde oluşabilecek yoğunluklar azalıyor. Aynı zamanda pazar günü teslimat hizmetimizin verimini daha da artırmak adına toplama işlemlerini de yapıyoruz. Böylece hem satıcılar hem de müşteriler için daha esnek, verimli ve sürdürülebilir bir deneyim sunuyoruz.
► Lojistik sektörünün çevresel etkileri giderek daha fazla gündeme geliyor. HepsiJET olarak sürdürülebilirlik alanında nasıl bir misyon üstleniyorsunuz ve bu misyona ulaşmak için hangi yenilikçi uygulamaları hayata geçiriyorsunuz?
Sektör olarak çevresel etkilerimizi dikkate almak zorundayız. Bugün küresel karbon emisyonlarının yaklaşık yüzde 25’i lojistik sektöründen kaynaklanıyor. Sürdürülebilirlik, bizim için yalnızca çevre dostu uygulamaları devreye almanın ötesinde, işimizin her aşamasında sorumluluk sahibi olmamızı da gerektiriyor. Geçtiğimiz sene filomuza kattığımız 24 adet sıfır emisyonlu elektrikli araç, bu kararlılığımızın somut bir göstergesi oldu. Yakın dönemde ise filomuza yeni eklenen elektrikli araçlarla bu rakamı 125’e çıkardık. Filomuza kattığımız her bir elektrikli araçla kilometre başına karbon emisyonumuzu düşürdük. TÜRKPATENT onaylı “Çok Araçlı Rota Optimizasyonu” uygulamamız sayesinde yapay zeka destekli akıllı lojistik çözümleri geliştiriyor ve operasyonlarımızdaki karbon ayak izini sistematik olarak azaltıyoruz. Bu proje sayesinde araç doluluk oranımızı artırırken, araç sayımızı azaltarak verimliliği artırıyoruz. Hepsimat noktalarımız da lojistik sektöründe çevresel etkilerin azaltılmasında büyük potansiyele sahip. Gece teslimatlarıyla AVM ve mağazalara ulaşıp şehir içi trafik yoğunluğunu ve karbon salınımını azaltmayı hedefliyoruz. Tüm bu adımlarımız, geleceğin lojistik standartlarını da belirleme vizyonumuzun birer parçası. Teknolojiyi ve sürdürülebilirliği bir araya getirerek çevreye duyarlı bir hizmet sunmaya devam edeceğiz.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.