Hepimiz şu üç kelimeye çok aşinayız: ‘’Misyon, vizyon, değerler…’’ Her gün karşımıza çıkan, ürün ya da hizmet aldığımız markaların bu üç başlık altında birer cümleleri var. Özellikle misyon ve vizyon cümleleri bütün kurumların hedeflerine ulaşmaları için hayati bir önem taşıyor. Misyon cümlesi bir şirketin bugününü ve varoluş amacını anlatırken, vizyon cümlesi şirketin en nihayette nerede olmayı hedeflediğini ortaya koyuyor. Vizyon bir ütopyadır, bir yolculuktur… Firmalar vizyon cümleleriyle şunu demek isterler: “Biz her sabah bu hedefe ulaşmak için işe başlarız ve var olduğumuz sürece bu hedefe ulaşmak için çalışacağız.” Yani aslında, “Belki de hiçbir zaman ulaşamayacak olsak da; her zaman ona ulaşmak için çalışacağımız yüksek çıtamız budur.” derler. Vizyon cümlelerini önemli buluyorum ve şirketlerin olduğu gibi her insanın da bir vizyon cümlesi olması gerektiğine inanıyorum. Tabi konu insan olunca, bunu sabit bir cümleyle ifade etmek zor olabilir. Çünkü insan, değişen ve dönüşen bir varlıktır. Sonuçta mutlaka hepimizin bir vizyon algısının olması çok önemlidir. Kendime ait vizyon çalışmam çok kapsamlı. Bir ilişki mentoru olarak vizyonumun ilk cümlesi şöyle: “Ben vesile olmanın değerini keşfetmiş ve böylece tüm insanlığa fayda sağlamayı vizyon edinmiş bir adamım.” Bu cümle beni tanımlayan bir cümle… Her sabah güne, birilerine ya da bir şeylere vesile olma motivasyonuyla başlıyorum. Bunu inanılmaz derecede kutsal bulmanın ötesinde, yaşamım için gerekli kaynağı sağladığım profesyonel işim de bu. Vizyonum, yaptığı işten keyif alan, Pazartesi sendromu hiç olmayan bir adama dönüştürüyor beni.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.