Değişen müşteri taleplerinin ve dijitalleşmenin yön verdiği yeni düzenlemeler, artık daha hızlı ve daha güvenli olmak zorunda. Bu sebeple, özellikle finans dünyasında yaşanan hızlı değişimlere ve hizmetlerinin yeni dünya düzenine uyumuna odaklanan bankalar saye – sinde “Fintech” alanına büyük yatırımlar yapılıyor. Tüm dünyada büyük rüzgârlar estiren fintech şirketleri, KPMG Türkiye’nin Fintech Sektörü Raporuna göre, 2020’yi toplam 31 milyar dolar yatırımla tamamlamış durumda. Bu değerin 2021 Nisan itibari ile 29,8 milyar dolara ulaşarak geçen yılın toplam fonlama miktarının yüzde 93’ünü yakaladığı yine aynı raporda görünenler arasında. “Sektörel Bakış Serisi” kapsamında dünyada ve Türkiye’deki fintech ekosistemini değerlendiren raporda yakın dönem beklentileri de yer alıyor. Rapora göre; Türkiye’de fintech ekosistemi bankacılık sisteminin de güçlü desteği ile giderek büyüyor. Pandemide güçlenen dijitale yönelim de yeni teknolojilerin hızla benimsenmesine olanak sağlıyor.

DİKKAT ÇEKİCİ DETAYLAR
Sektörün önümüzdeki beş yıllık süreçte de yıllık ortalama yüzde 23.5 bileşik büyüme oranına erişeceği düşünülüyor. Piyasanın alt segmentlerinde ise liderlik, yapay zeka çözümleri üreten şirketlerin sorumluluğunda ve bu görünümün 2025 yılına dek sürmesi bekleniyor. 2023 yılında müşteri hizmetleri robotlarının bankalara 7.3 milyar dolar, yapay zeka uygulamalarının ise sigorta sektörüne 1.3 milyar dolar kazandıracağı tahmin ediliyor. Startup Genome’un 2020 araştırma sonuçlarına göre; küresel fintech ekosistemi beş ana merkeze sahip. ABD’de Silikon Vadisi ve New York, Avrupa’da Londra, Asya’da ise Singapur ve Pekin. Bu beşli dışında, Şangay, Boston, HongKong, Paris, Chicago, Los Angeles ve Toronto da önemli merkezler olarak kabul ediliyor. Sektörde küresel yatırımların, 2021 yılının ilk çeyreği iti – bari ile çeyreklik dilimler içinde rekor kırdığı görülüyor. Yatırım hacmi içinde Ant Group’un 14 milyar dolarlık top – lam yatırımı ön plana çıkıyor. Yine bu çeyrekte, toplam tutarı 100 milyon doları aşan 57 büyük proje fonlanmış ve bu da kendi alanında bir rekor olarak kayıtlara geçmiş durum – da. Küresel yatırım hacmindeki bu artışın Afrika dışında tüm bölgelerde yaşandığı görülüyor. – Dijital ödeme hacminin 2023 sonunda 6.7 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu denge içinde Asya, liderliği ele almış durumda. Özellikle, Çin’in sahip olduğu veri ve kaynaklar, yeni geliştirmeler için eşsiz bir habitat sağlıyor. Bu habitat, geliştirmelerin yanında test ve yüksek hacimli işlemler için de son derece uygun. Dünya nüfusunun hâlihazırda yüzde 30’unun finansal hizmetlere erişemediği düşünüldüğünde bu alandaki gelişmelerin, yüksek potansiyelle birlikte daha da hızlanacağı öngörülüyor. Finansal kurumlar ile fintech şirketleri arasındaki rekabet, ortak faydanın maksimize edilmesi felsefesiyle evrilerek güçlü bir ortaklık vadediyor. 2021 yılında, küresel çapta ödeme sistemlerine yapılan yatırımların, önümüzdeki süreçlerde de büyümeye devam edeceği son derece açık. Özellikle yerel tüketici alışkanlıkları, süreçlerin evrimi konusunda ana belirleyici durumda. Toplum dinamikleri, tüketim ve tasarruf eğilimleri, harcama eğilimleri ve benzeri farklılıklar yerel yatırımcıların odaklanması gereken ana konular olarak öne çıkıyor. Yeni yatırımların hızla başarıya ulaşabilmesi için yerelleştirme süreçlerinin de çok iyi planlanması gerekiyor

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.