Hugo Boss, 1999’da 450 çalışanla yılda 24 bin takım elbise üreterek başladığı Türkiye yatırımlarına tam 22 yıldır hız kesmeden devam ediyor. Hugo Boss Grubu’nun en önemli üreticisi konumunda olan Hugo Boss Tekstil, Avrupa pazarında da grubun ana üretim platformu olarak faaliyetlerine devam ediyor. Yetişmiş insan kaynağı ve dijital altyapısı sayesinde pandemi dönemi boyunca ara vermeden başarılarını sürdüren şirket, 2022 yılı stratejilerinde de yatırımlarını artırarak büyümeyi hedefliyor. Hugo Boss Tekstil Sanayi Genel Müdürü Arif Kaya sorularımızı yanıtladı ve sürdürülebilirlik çalışmalarından büyüme stratejilerine kadar birçok konuda bilgi verdi.

Hugo Boss ülkemizde 22 yıldır başarılı yolculuğunu sürdüren bir şirket. Bu yolculuğu artan bir büyüme ivmesi ile sürdürmenize olanak sağlayan stratejilerinizi ve 2021 yılı değerlendirmelerinizi öğrenebilir miyiz?

Hugo Boss Tekstil, 1999 yılından bu yana Ege Serbest Bölgesi’nde faaliyetlerini sürdürüyor. Üretim tesislerimiz; erkek giyim, kadın giyim, spor giyim, gömlek ve penye gibi farklı ürün kategorilerinde hizmet veriyor. Üretim kalitesi, hızı ve iyi hizmet anlayışı ile Hugo Boss Tekstil, Hugo Boss Grubu’nun en önemli üreticisi konumunda. Grubun tedarik zincirinde, İzmir’deki üretim tesislerinin payı ise; erkek giyimde %40, kadın giyim ve gömlek ürün grubunda da %35 dolaylarında seyrediyor. Yetişmiş insan kaynağı ve dijital altyapımız sayesinde, esneklik ve verimlilik sonuçlarımız her zaman başarılıydı fakat biz her zaman gelişime inanıyor ve bunun için çalışıyoruz. Son dönemde ürün portföyümüzü de hızla genişletiyoruz. 2022 yılı için büyüme odaklı, net bir strateji oluşturduk. Büyümek, gelişmek, yarını bugünden daha iyi hale getirmek için yatırımlarımızı artırdık. Önü- müzdeki dönemde de planlı büyüme hedefimiz doğrultusunda yatırımları- mızı artırarak sürdüreceğiz.

Avrupa pazarına yönelik tüm hazır giyim ürün gruplarında, grubun ana üretim platformu haline gelmiş durumdasınız. Bu duruma imkân sağlayan avantajlarınızı ve Avrupa pazarına yönelik çalışmalarınızı öğ- renebilir miyiz?

Covid-19 salgını tüm dünyada belir- gin değişimlere yol açtı. Her sektör bu dönemden oldukça etkilendi. Şirket olarak bazı konular bizim için avantaj haline geldi. Salgın sırasında ortaya çıkan istikrarsızlık ve belirsizlik ortamında, Hugo Boss İzmir tesisinin kilit pazarlarımıza olan yakınlığı, söz konusu tesisin tüm Hugo Boss içindeki önemini daha da arttırdı. Artan talep ve “rahat giyim” trendinin etkisiyle portföyüne yeni ürün grupları ekleyen Hugo Boss Tekstil, yakın tedarik avantajıyla özellikle Avrupa pazarına yönelik tüm hazır giyim ürün gruplarında, grubun ana üretim platformu haline geldi. Son dönemlerde şirketlerin olmazsa olmaz becerileri arasına giren kurumsal çeviklik ve esneklik bizim de bu seviyeye ulaşmamızda en büyük artımızdı. İnsan kaynağımızın farklı ürün gruplarında da başarılı performans gösterebilme esnekliği ve becerisi, başarımızın arkasındaki ana etmenlerdendir diyebiliriz.

Büyüme hedefleriniz artan bir hızla devam etmekte. Örneğin yeni yatırımlarla; örme kumaş grubu alanında 2 milyon, sonraki yıllarda 4-4,5 milyon adet üretim yapmayı hedeflediğinizi biliyoruz. Büyüme hedefinizdeki yatırımların kapsamları ve öncelikli yatırım alanlarınız nelerdir?

Üretim alanında son 2 yılda ürün ve model çeşitliliğimizi 2 kat artırdık. Bu başarılı artışın yanı sıra, ürün geliştirme ve satın alma gibi alanlarda da yeni hizmetler sunuyor, grubumuza destek veriyoruz. Stratejimizin odağı; rekabet avantajı sağlayacak esnek bir ürün ve hizmet portföyü sunmayı ba- rındırıyor. Rekabet avantajımızı des- teklemek adına 2022 yılında mevcut üretim kapasitemize 2 milyon penye ürünü daha ekleyeceğiz. Bu çerçevede, üretim operatörlerinin yanı sıra, bilgi teknolojilerinden tedarik zincirine, insan kaynaklarından üretim yöneti- mine kadar birçok farklı alanda 1000’e yakın yeni arkadaşımızı aramıza kat- maya hazırlanıyoruz. Ayrıca üretim tesisimiz içerisinde kullanılmayan 5 bin metrekarelik yeni bir üretim ala- nını da 2022 yılında faaliyete açacağız.

Günümüzde şirketlerin ana konusu dijital dönüşüm. Üretim becerileri, teknik bilgi ve inovasyon alanlarında kabiliyeti yüksek bir şirket olarak, söz konusu teknolojilerin kullanım alanlarınıza entegrasyonlarını ve üretim tesislerinizde gerçekleşen yenilikleri anlatır mısınız?

Moda sektörünün dijitalleşmesi, satışın ötesinde özellikle tedarik zincirinin dijitalleşmesi gibi bir zorunluluğu beraberinde getiriyor. Dijitalleşme çalışmalarının üretim tesislerinde anlamlı sonuçlar verebilmesi için hazır bulunmuşluk ve olgunluk seviyesinin önemi çok büyük. İzmir’deki Hugo Boss Tekstil Sanayi, endüstrisinde eşine az rastlanır dijital altyapısından sağladığı katma değeri, son 22 yıldır aralıksız yatırım yaptığı mühendislik çalışmalarına borçlu. Dolayısıyla İzmir fabrikalarımızın bugün sahip olduğu esneklik ve verimlilik seviyelerinin asıl kaynağı da yine süreç mükemmelliği ve yalın üretim konusunda yapılan yatırımlar. Fabrikamızdaki tüm operatörler, Akıllı Veri Yönetimi (SDM) sistemiyle donatılırken, saha yöneticileri üretim sürecini SDM’nin tamamlayıcısı olan “Supervizör Arayüzü” üzerinden yönetiyorlar. Üretim sistemleri, tüm üretim hatlarının anlık takibini sağlayan “Hat Arayüzü” sistemiyle ve üretim hatlarındaki tüm parçaların yerlerini tespit eden Gerçek Zamanlı Tespit Hizmeti’ne (RTLS)’ne tamamen entegre edilmiş durumda. Tüm bu sis- temlerin entegrasyonu fabrikalarımı- zın daha çok veri toplamasını sağlıyor. Bugün Hugo Boss Tekstil Sanayi’nde- ki akıllı sistemlerimiz, günlük yarım milyona yakın veri işliyor. Ayrıca bu sistemler verilerin daha anlamlı yo- rumlanmasına zemin hazırlıyor ve ih- tiyaç halinde daha tutarlı tepki verme- sine yardımcı oluyor. Dahası üretim tesisimizde, artırılmış gerçeklik ve ses tanıma teknolojilerinin kullanıldığı ve üretim hatlarımıza yıllardır entegre olan, aynı zamanda sürekli geliştirilen uygulamalar bulunuyor. Öte yandan TeknoLab adını verdiğimiz Ar-Ge de- partmanımızda ürettiğimiz otomas- yonlarla da üretim hatlarımıza destek vermeyi sürdürüyoruz. Üretim hatlarımıza entegre çalışan tam otomasyon ve koloboratif 2 farklı robotumuz, çalışanlarımızın iş yapış şekillerini kolaylaştırmaya devam ediyor. Ayrıca uzun yıllardır üretim tesislerimizde artırılmış gerçeklik ve ses tanıma teknolojilerinin kullanıldığı ve sürekli geliştirdiğimiz uygulamalar bulunuyor. Kalite tarafında ise görüntü işleme teknolojisinden yararlanıyoruz. Geldiğimiz noktada son 6 yıldır, hem dijital altyapımız hem de kullandığımız yenilikçi teknolojilerle, dijitalleşme alanında hazır giyim endüstrisine liderlik ediyoruz. Bu teknolojiler; hız, kalite, esneklik ve çalışan memnuniyeti alanlarında bize rekabet avantajı sağlıyor.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.