2023’TEN 2024’E DEĞİŞEN YOLCULUK: KAVRAMLAR VE ANLAMLAR
2023, Türkiye ve dünyada savaşın, sosyoekonomik krizlerin, enflasyonist ortamın, çalışma yaşamında mevcut meydan okuyuşlarla birlikte gelen tükenmişliğin, hak mücadelelerinin, endişelerin, korkunun, risklerin yılı oldu. Yılın başında Davos’ta bir araya gelen Dünya Ekonomik Forumu’nun tabiriyle polikrizin yılı oldu. 2023 yapay zekayı en çok konuştuğumuz yıl oldu. Yapay zekanın işlerimizi elinden alıp almayacağını, yaşamımızı kolaylaştıracağını, hibrit iş yaşamında yılmazlığımızı ve iyi olma halimizi nasıl koruyacağımızı her zamankinden daha fazla konuştuk. Psikolojik sermayemizi, umudumuzu, iyimserliğimizi, yılmazlığımızı, özyeterliliğimizi nasıl güçlendireceğimizi belki de en çok muhakeme ettiğimiz yıl oldu.
İŞİMİZDEKİ ANLAM: İLHAM VEREN AMAÇ
2024 üzerine düşünmeden önce, geride bıraktığımız yılı nasıl hatırlayacağımızın gerçekçi bir projeksiyon sunmakta kolaylaştırıcı olacağı görüşündeyim. Bütün bu polikriz ortamında bilinçli farkındalığımız olsun ya da olmasın en çok zorlandığımız meydan okuyuş, itiraf edelim ki işimizdeki anlamı korumak oldu. Türkiye lideri olduğum Universum ile dünyanın gelişmiş ülkelerinde gerçekleştirdiğimiz Employer Branding Now 2023 araştırmamızın en kritik bulgusu, dünyanın en çekici işverenlerinin tercih edilme sebeplerinin başında yüzde 55 oranıyla bu işverenlerin ilham veren amaca (inspiring purpose) yatırım yaptığı oldu. Kârlılığın ötesinde bir vaadi bulunan kurumlar, amaçlarını yetenek sürdürülebilirliği, çevre sürdürülebilirliği ve elbette toplum sürdürülebilirliği için ortaya koydukları katkı ile gerçekleştiriyor.
Anlam, sürdürülebilir bir iş iklimi için özenle yönetilmesi gereken bir olgu halini aldı. 2024, en nihayetinde işin sadece hedeflerini değil amacını da yönetmemiz gereken ve ilişkilerimizde anlamı bir turnusol kağıdı gibi kullanacağımız, liderliği, sadakati ve bağlılığı tam da bu gerekçeyle yeniden tanımlayacağımız bir yıl olacak.
ÇEŞİTİLİĞİN ÖTESİ: KAPSAYICILIK VE HAKKANİYET
Deloitte’un 2023 Küresel İnsan Sermayesi Trendleri Raporu’na göre, “kültür” stratejik hedeflerimize ulaşmak için en büyük bariyerimiz. Bugün, dünyanın en çekici işverenlerinin üzerinde en çok yatırım yaptığı bir diğer kültür bileşeni ise çeşitlilik, hakkaniyet ve kapsayıcılık. 2023, bu alanda gidecek çok yolumuzun olduğunu kabul ettiğimiz bir yıl oldu. Kurumlarda sadece eşitliğe odaklanmanın, herkesi aynı kaynakları sunmanın insanların ihtiyaçlarını görmezden gelmemize yol açacak bir yanlılık doğurduğunu gördük. Elbette her birimiz, birbirimizden farklı ihtiyaçlara sahibiz ve ihtiyaçlarımıza yanıt verecek organizasyonlarda bulunmak isteriz. 2024 tam da bu sebeple çeşitliliğin tek başına bir anlam ifade etmediği, eşitliğin tartışmaya açılması gerektiği ve hakkaniyetin odağımızda olması gerektiği bir yıl olacak. Psikolojik olarak güvenli, herkesin eşit söz sahibi olduğu, karar alma mekanizmalarında yer alabildiği, sorgulayabilen, hakkını arayabilen çalışanlar, ihtiyacımız olan yeniden tasarımı (reinvention) mümkün kılabilir
YENİ VE YENİDEN BECERİ KAZANIMI
Öte yandan, yeni bir yıla girerken şunu ifade etmekte de fayda var: Yapay zekanın işlerimizi elimizden alıp almayacağına dair kaygılar haklı sebeplere dayanıyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun İşlerin Geleceği (Future of Jobs) raporuna göre, 5 yıl içerisinde yapay zeka ve sosyoekonomik koşulların etkisiyle 83 milyon kişinin işi ortadan kalkacak. 69 milyon kişi için ise yeni işler oluşacak. Durum size karamsar bir tablo gibi görünse de bunu bir fırsat olarak değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. 2024, hiç kuşkusuz yeni beceriler kazanmayı, eskiden öğrendiklerimizi unutabilmemizi ve tanımı bilinçli davranış değişikliği olan öğrenmeyi önceleyeceğimiz bir yıl olacak. Yapay zeka ile birlikte operasyonel yüklerimiz daha da azalacak, mesai harcadığımız daha derinlikli uzmanlıklar oluşacak ve anlamlı işleri yapmaya devam edeceğiz. Yetkinlikler için genel kabul 5 yılda bir değiştikleri olsa da var olana ve geleceğe merakımızı canlı tutmak bizi ileriye götürecek. Ancak bu şekilde, belirsizliğin bu kadar belirgin olduğu bugünde yangın söndürmekten, tehlikeyi son dakika görmekten, tek seferlik çabalardan kurtulup, yeniyi, eskinin en iyi özelliklerinden ilham alarak birlikte inşa edebiliriz. 2024, anlamı, kapsayıcılığı, hakkaniyeti, sadakati, bağlılığı, liderliği ve yetkinliklerimizi yeniden tanımladığımız bir yıl olsun.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.