“GELECEKTE İHTİYAÇ DUYULABİLECEK ÜRÜNLERİ BUGÜNDEN SUNUYORUZ”

Agesa Hayat ve Emeklilik, Belçikalı sigorta şirketi Ageas ile birleşme sonucu yaşanan isim değişik- liği ile Avivasa Emeklilik ve Hayat olan ismini “AgeSA Hayat ve Emeklilik” olarak değiştir- mişti. Müşterilere temas edilen tüm kanallarda müşteri odaklı ve deneyim katmanlı hizmet sunma anlayışını be- nimseyen AgeSA, varlık nedenini “Mutlu bireyleri olan, güven dolu bir toplum hedefiyle, işimizin özündeki iyiliği sunmak için varız” olarak açıklıyor. Dijitalleşme, tekno- loji ve inovasyonu sürdürülebilir kalkınma için önemli bir araç olarak gören şirket, yapay zeka ve veri analitiği gibi konularla iş süreçlerini daha verimli hale getiriyor. Business Türkiye okuyucuları için sorularımızı yanıtlayan AgeSA Hayat ve Emeklilik Pazarlama ve Strateji Genel Müdür Yardımcısı Roşan Dilek aynı zamanda BES hak- kında da bilgiler veriyor.

Şirketiniz Avrupa’nın köklü sigorta şirketlerinden Ageas ile yaşanan birleşme sonucu AgeSA olarak yo- luna devam ederken siz de aynı zaman diliminde yeni görevinize başladınız. Söz konusu ortaklığın süreçlerinden ve hedeflerinizden bahsedebilir misiniz? Göreve geldiğinizden bu yana yaşanan gelişmeler ne yönde ilerliyor?

Göreve geldiğim ilk günden itibaren oldukça hareketli ve dinamik bir dönemden geçtiğimizi söyleyebilirim. Ortaklık değişimiyle birlikte varlık nedenimizi ve marka kimliğimizi de değiştirdik. AgeSA olarak varlık nedenimizi “İşimizin özündeki iyiliği sunmak için varız” olarak tanımlıyoruz. Sigortanın özünde insanların gelecek planlarını ve zor zamanlarını kolaylaştırmak olduğunu hatırlatarak, sektörümüzle ilgili olumsuz yargıları dönüştürmek ana amacımız. Bunu yaparken sözlerin değil aksiyonların değerli olduğunu biliyoruz. Sigortanın insanların iyiliği için olduğunu göstermek, onlara “iyi ki” dedirtmek ve nihayetinde kategoriyi zihinlerinde baştan tanımlamak amacıyla ürün, hizmet, deneyim ve şirket kültürü boyutunda somut aksiyonlar alarak varlık nedenimizi yaşatıyoruz. Örneğin müşteri araştırmalarında en temel iki ihtiyacın ilgi ve bilgi olduğu karşımıza çıktı. Müşterilerimizle birebir temas kurma im- kanını artırmak adına Birikim Güvence Danışmanı kad- romuzu genişletmeye başladık. Bireysel emeklilik fonları ülkemizde özellikle finansal okuryazarlık seviyesi yüksek olmayan kişiler için karmaşık gelebiliyor. Marka amacını çalışırken edindiğimiz içgörülerde “yönlendirilme ihtiya- cı”nın ne kadar yüksek olduğunu da görmüştük. Bu içgö- rü ve ihtiyaçtan hareketle FonPro hizmetimizi geliştirdik. Artık müşterilerimiz fon yönetimini bize devredebiliyor. Varlık nedenimizi yaşatma noktasında bunu dile getirme adımı yani, marka konumlandırması ve iletişimi de kritik. Marka amacımızın değişimine paralel olarak marka ko- numlandırmamızı da yeniledik. Yola insanların en güven- dikleri, ilk akıllarına gelen, tavsiye ettikleri ve “iyilik” ile özdeşleştirdikleri sigorta markası olmak hedefiyle çıktık. Bizce sigorta şirketini iyi bir şirket yapan unsur, ne kadar çok “iyi ki” dedirtebildiğidir. Bu yaklaşım doğrultusunda yeni marka söylemimizin “İyi ki!” olmasına karar verdik. İletişimimizde ise ”Bugün AgeSA ile atılan her adım, ge- lecekte bir “iyi ki” olarak geri döner” mesajını veriyoruz.

Bireysel emekliliğin önemine dikkat çekmek için hazırladığınız “Büyüyünce Ne Olacaksın?” isimli imaj kampanyanızın çıkış noktasını ve vurguladığı ana fikri öğrenebilir miyiz?

Biz sigorta şirketleri olarak tüketicinin gözüyle görmediği, eliyle tutamadığı, faydasını bir ihtiyaç anında yani gelecekte görebileceği ürünler sunuyoruz. Bunun yanında tüketicinin ihtiyacı olduğu an alamadığı tek ürün sigortadır. Hal böyle olunca ürünlerimizi onlara anlatırken bir gelecek projeksiyonu çizmemiz, onlara geleceği düşündürmemiz gerekiyor. İçinde bulunduğumuz sosyal gerçekleri düşündüğümüzde sektör olarak işimiz daha da güçleşiyor. Türkiye’de tüketiciye gelecekle ilgili düşünmeye ve en önemlisi geleceğe dair bir aksiyon almaya teşvik etmek başlı başına bir zorluk. “Gelecek” demeden geleceği nasıl hayal ettirebiliriz? Gelecekle ilgili motive edip aksiyona geçmeye nasıl teşvik edebiliriz? İmaj kampanyamızın stratejisinde bu iki soruya odaklandık. Bugünden geleceğe bakarken “İyi ki AgeSA” var demelerini amaçladık. Hep büyüklerin çocuklara sormasına alışık olduğumuz “Büyüyünce ne olacaksın?” sorusunu bu kez büyüklere yönelterek ters köşe bir yaklaşımla dikkatlerini çekmek istedik. Amacımız bireysel emeklilik sistemiyle ilgili önyargıları kırmak. Bu kampanyayla emeklilikte hayallerini gerçekleştirmenin mümkün olduğunu, bireysel emeklilik sisteminin bu hayalleri gerçekleştirmede önemli bir rol oynadığını hatırlatıyoruz. Tüm ekonomik dalgalanmalara rağmen büyümemizi sürdürüyoruz. Öncelikli hedefimiz BES alanındaki özel sektörde fon büyüklüğü liderliği ile hayat sigortacılığı alanındaki yükselen ivmeyi sürdürmek. Bu yıl 18 yaş altının katılımı ve katkı payının artmasıyla katılımcı sayımızı artırmak için agresif olacağız. Fon çeşitliliğini artırarak müşterilerimizin yatırım opsiyonlarını genişletmeye devam edeceğiz.

Bireysel emeklilik sektörünün lider şirketi olarak ülkemizde konu hakkındaki gelişmeleri nasıl gözlemliyorsunuz? BES’te gerçekleşen yeni yasal düzenlemeler hakkındaki değerlendirmelerinizi ve sektöre etkilerini anlatır mısınız?

BES aslında kişisel bir yatırım, birikim aracı olarak görülse de toplumca tasarruf etme anlamı da taşıyor. Bireyden aileye, aileden topluma yayılan bir tasarruf anlayışı kalkınmayı da mümkün kılıyor. Devlet nezdinde gerçekleşen düzenlemelerle birlikte hem sisteme olan güven hem de katılımcı sayısı arttı. BES’te devlet katkısının yüzde 25’ten 30’a çıkarılması ve 18 yaş altının BES’e dahil edilmesi gibi yeni düzenlemeler hem sektörün hem de AgeSA’nın büyümesini destekleyen gelişmeler oldu. Yeni düzenlemeler ile birlikte katılımcılar sadece konut alımı değil eğitim, evlilik gibi süreçlerde de nakit paraya ihtiyaç duyarsa BES’teki birikimlerinin bir kısmını çekebiliyor. Bu miktar, devlet katkısı hesabındaki tutarlar hariç hesaptaki birikim tutarının yüzde 50’sine kadar olabiliyor. Bu hakkı kullanan katılımcılar, kısmen yapılan ödeme tutarının yüzde 25’ini aşmama şartıyla devlet katkısı alabiliyor. Bu yeni gelişme, büyümeye olumlu bir etki yaptı. 7 Ekim itibarıyla BES’te fon büyüklüğü 332 milyar TL’yi, toplam katılımcı sayısı ise 7,6 milyonu aştı.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.